Obezite Cerrahisi Sonrasına Dikkat

Obezite Cerrahisi Sonrasına Dikkat

Obezite Cerrahisi Sonrasına Dikkat

Dengeli beslenme insanın hayatının her döneminde mutlaka sağlaması ve koruması gereken temel bir kuraldır. Dengeli beslenmenin bir kural olarak nitelendirilebilmesinin nedeni beslenmede meydana gelen düzensizliklerin, vücutta rahatsızlıklara neden olabileceği ve fiziksel görünümde istenmeyen sonuçlar yaratabileceği gerçeğidir. İnsanlar sabahın erken saatlerinden uyku vaktine kadar hareket halinde oldukları için gün içinde sürekli enerji harcarlar. Bu enerjinin kaynağını ise vücuda alınan besinler oluşturmaktadır. Bu yüzden beslenme, vücudun ihtiyacı olabilecek tüm değerlerin (protein,karbonhidrat,yağ gibi) ölçülü bir şekilde alınması gerekmektedir. Herkesin gün içerisindeki hareket kabiliyeti, yaşı, cinsiyeti, metabolizma hızı gibi çeşitli faktörler nedeniyle temin etmesi gerektiği besin değerleri farklılık gösterir. Bu değerlere uygun bir beslenme düzeni uygulanmadığı takdirde vücutta bulunan yağ dokusunda fazla depolamalar olur. Normalde bir erkeğin vücut ağırlığının ortalama yüzde 15-18’ini, kadınların vücut ağırlığının ise yüzde 20-25’ini yağ dokusu oluşturur. Dengeli bir beslenme sağlanmadığında bu yağ dokusu olması gereken değerlerin üzerine çıkar. Bu durum obeziteye neden olabilir.

Obezite Nedenleri Nelerdir?

Obezite erken yaşlardan başlayarak dünyanın birçok yerinde kadınlarda ve erkeklerde yaygın olarak görülmeye başlamıştır. Bunun başlıca nedenlerinden biri gün içinde yoğun çalışma temposuna sahip olunması ve bu yoğun tempoda dengeli beslenmenin geri plana atılmasıdır. Ayrıca gününü yoğun geçiren birçok kişi fast food denilen bol kalorili yiyecekleri tercih etmek durumda kaldıkları için bu durumda yine dengeli ve sağlıklı beslenme programından sapmaya ve zaman içinde kişinin obezite olmasına neden olabilmektedir. Kısacası obezite kişinin ihtiyacı olandan çok daha fazla enerjiyi, besinlerin sağladığı kalori aracılığı ile alması ve bunun sonucunda vücut ağırlığını oluşturan yağ dokusunun sahip olması gereken değerlerin üzerine çıkması ile meydana gelir. 

Obezite kişilerin hem fiziksel olarak bir takım rahatsızlıklara sahip olmasına hem de psikolojik olarak diğer bireylerden farklı hissetmesine neden olur. Bu durumda obezitenin yarattığı olumsuzlukları göz önüne alınarak beslenme programları buna göre düzenlenmelidir. Tabi obezite sadece yeme alışkanlıkları nedeniyle de meydana gelmez. 

Obeziteye neden olan diğer etkenler arasında hormonal değişimler, beyin tümörleri, psikolojik problemler, genetik faktörler ve diğer farklı başlıklar sayılabilir. 

Obezite Tedavisi

Obezite tüm bunların yanı sıra tedavi edilebilen bir rahatsızlıktır. Hasta ve hekim işbirliği içinde başarıyla uygulanan tedaviler sonrası kişiler hem fiziksel hem ruhsal olarak daha iyi hissederler.Diyet, spor ve ilaçlar gibi öncelikli tedavilerden yanıt alamayan kişiler için hekimler obezite cerrahisi uygulayabilirler. Uzmanlar tarafından obezite cerrahisi uygulanmasında bir sakınca görülmeyen kişiler için kilo verdiren çeşitli cerrahi yöntemler bulunmaktadır. Tüp mide ameliyatı, mide balonu uygulaması ya da gastrik bypass gibi cerrahi müdahale çeşitleri obezitenin tedavi yöntemleri olarak kullanılmaktadır. 

Obezite Cerrahisi Sonrasına Dikkat

Obezite cerrahisi sonrasında dikkat edilmesi gereken bir takım hususlarda söz konusudur. Çünkü tedavi yöntemi olarak cerrahi müdahale uygulamasının getirdiği bazı sorumlulukara uyulmalı, ayrıca tedavinin devamlılığının sağlanması için de tedavi olan kişinin istekli ve istikrarlı olması gerekmektedir. Tedavide başarının devamlı olabilmesi için öncelikle kesinlikle uzak durulması gereken bazı besinler ve içecekler bulunmaktadır. Bu besinlerin başında; hamur işi yiyecekler, rafine şekerli tatlılar, dondurulmuş ürünler, derisi alınmamış etler, yağlı soslar, çok tuzlu besinler,tüm kızarmış yiyecekler, alkollü içecekler ve asitli içecekler yer almaktadır. Bu besinlerin alımının durdurulması dışında bazı beslenme prensiplerine de uygun davranılmalıdır. Açlık hissi olmasa bile sık ve küçük porsiyonlu beslenme düzenine geçilmelidir. Yeme sırasında besinler daha fazla çiğnenerek tüketilmelidir. Katı ve sıvı gıdalar bir arada tüketilmemelidir. Tüm bunların yanında su tüketimi günlük 2 litrenin altına düşürülmemeli ve gün içinde mutlaka fiziksel aktivitelerde bulunulmasına, düzenli olarak hafif olsa da egzersiz yapılmasına özen gösterilmelidir. 

Obezite cerrahisi sonrası hekim ile iletişim oldukça önemlidir. Obeziteden uzak, sağlıklı günlerin devamı için hasta ve hekim işbirliğinin göz ardı edilmemesi ameliyat sonrası sürecin altın kuralıdır.